Bel fıtığı bel bölgesinde bulunan omurlarının arasındaki kıkırdak yapının olduğu yerden dışarı doğru taşması sonucu oluşur. Son yıllarda gelişen görüntüleme, ameliyat ve alternatif tedavi teknikleri sayesinde tedavi yaygınlaşmıştır.
Bel fıtığı belirtileri
- Bel ve bacak ağrısı
- Ayaklarda uyuşma keçeleşme
- Ayakta kuvvetsizlik
- Yürümede zorluk
Hastalığın oluş mekanizmasına göre belirtiler gelişir. Sıklıkla önce belde zorlayıcı bir hareket sonucu omurganın arkasında ve kıkırdak yapının önünde duran bağ dokusu yırtılır. İlk aşamada hasta sadece bel ağrısı hisseder. Bir süre sonra yırtılan bağın olduğu yerden kıkırdak doku sinirlerin olduğu kanala taşar ve sinirleri sıkıştırması sonucu ağrı bacaklara yayılır. Hastaların sıklıkla merak ettikleri ”Bel fıtığı belde niye ağrı yapmaz?” sorusunun nedeni budur. Sıkışan sinir uç noktasında yani gittiği yerde ağrıyı hissettirir. Aynı şekilde bacak ve ayakta uyuşma keçeleşme yanma uyuşma şikayetlerine neden olur. Daha ileri aşamalarda ayaklarda güçsüzlük oluşabilir. Fıtığın dahada ilerlemesi durumunda belden aşağının tutmaması, idrar ve büyük abdest tutamama, cinsel fonksiyonların yitirilmesi oluşabilir. Bütün bu sayılanlar yavaş yavaş oluşabileceği gibi saatlar içinde son aşamaya kadar gelebilir.
Günümüzde gelişen mikrocerrahi teknikleri sayesinde bel fıtığı ameliyatları sık olarak yapılabilmektedir. Bel fıtığı ameliyatları diğer ameliyatlardan daha fazla bir risk taşımaz. Kaldı ki ameliyat sahasının mikroskop yardımı ile en ince ayrıntısına kadar görülebilmesi büyük rahatlık sağlar.
Mikrodiskektomi nedir ?
Bel fıtığı tedavisi sorunlu bir ameliyat olduğu düşüncesi hakimdi. Artık mikrocerrahi tekniklerinin gelişmesi ile Mikrodiskektominin bel fıtığının tedavisinde önemli bir dönüm noktası oldu. Öncelikle bu tür ameliyatların daha sık yapılabilmesini sağlamıştır. Ameliyat sahasının yeterli ışık ve büyütme sağlıyarak en ince ayrıntısına kadar görüntülenmesini sağlamıştır. Ameliyat yerinin küçük olması ile ameliyat sonrası oluşacak yara bakımı ,ağrı vb zorlukları en aza indirmiştir.
- Hastanede kalış süresi kısadır. Bu süre bir gün civarındadır.
- Daha sonra oluşabilecek yapışılık vb durumları en aza indirir.
- Cilde dikiş konmadığı için dikiş alınması için tekrar hastaneye gitmeye gerek yoktur.
Bel fıtığı tekrarlar mı ?
Bel fıtığının tekrarlama oranı hastaların genel olarak korktuğu oranda değildir. Bel fıtığının ameliyat olduktan sonra tekrarlama oranı % 3-5 civarındadır. Ama bu tekrarlıyacağı anlamına gelmez. Bu oran doktorunuzun önerilerine dikkat ederseniz daha da düşük olacaktır.
Kilolu olmak engelmidir?
Kilosu fazla olan bel fıtığı hastalarının ameliyat olamaması diye bir kural yoktur. Sadece kilolu hastalarda daha titiz davranıp iyi bir tedavi ve takip yapılmalıdır. 100 kg ağırlığın üzerinde bir çok hastamız mikrodiskektomi ile tedavi olup normal günlük aktivitelerine dönebilmektedir. Daha sonraki yaşamlarında kilonun azaltılması için gayret gösterilmelidir. Aşırı kilo her zaman için bel ve diğer bazı hastalıklar için risk oluşturmaktadır.
Genç yaş ileri yaş
Bel fıtığı ameliyatı için özel durumlar dışında herhangi bir yaş sınırlaması yoktur.14-15 gibi genç yaşlarda ameliyat olunabildiği gibi 70 yaş üzeri de ameliyat olunabilir.
Ne zaman ameliyat olunmalı ?
- Günlük yaşam aktiviteleri kısıtlandığında
- Ayak veya bacakta kuvvetsizlik oluştuğunda
- Uzun süre tekrarlayan bel ve bacak ağrıları olduğunda
- Şiddetli ağrılar olunca
- İdrar ve gaita kontrolü kaybedilince,ayaklarda ileri kuvvetsizlik olunca acil cerrahi girişim uygulanmalıdır.
Cerrahi dışı tedaviler
- Yatak istirahati
- Ağrı kesici ve kas gevşetici ilaçlar
- Fizik tedavi
- Manue Terapi
- Sıcak uygulama
- Bel bölgesine enjeksiyon uygulaması
- Egzersizler
Bel fıtığı Ameliyat risklimidir ?
Günümüz şartlarında bu tür cerrahi girişimlerin riski oldukça düşüktür. Özellikle mikrocerrahi yöntemleri ile ameliyat sahası en ince ayrıntısına kadar görüntülenebilmektedir. Bu nedenle müdahale rahat ve güvenle yapılabilmektedir.
Yapılmaması gerekenler:
- Bel bölgesine doktor önerisi dışında her hangi bir şey sürmek, yapıştırmak.
- Kupa çekme, kesme, ip bağlama gibi yöntemler uygulamak.
- Tahta, yer vb yerlerde yatmak. Halk arasında çok yaygındır ancak sert bir zeminde yatmak sırt ve bel ağrılarını artırmaktadır. Bunun yerine günümüz modern yataklarından rahat edebileceğiniz bir yatak tercih edilmelidir.
- Aşırı sıcak veya soğuk uygulama
- Doktor tavsiyesi dışında korse, kuşak kullanmak.
- Yetkisiz kişiler tarafından uygulanan bel çekme vb müdahaleler.
- Kişinin bilinçsizce yaptığı beden hareketleri barfiks çekme,yürüme..
- Çevrenizde bu rahatsızlığın uzmanı olmayan kişilerin dediklerini uyup kendinize zarar vermeyin,sadece doktorunuzun dediklerini yapmanız yeterlidir.
Ne zaman ameliyat olunmalı
Bel fıtığı oluşması için öngörülen belirli bi zaman yoktur. Bel fıtığı saatler içinde gelişebileceği gibi yıllar içinde de oluşabilir. Özellikle hızlı gelişen bel fıtıklarında acil müdahale gerekebilir. Sinir hasarının önlenmesi, ağrının bir an evvel önlenmesi için müdahale erken yapılmalıdır. Bazı hastalar buna uymayıp beklemeyi tercih etmekteler, böyle bir durumda tedavi gecikmekte yarar görme oranı azalabilmektedir.
Kısaca doktorunuzun önerdiği zaman müdahalenin yapılması uygundur. Beklemenin size bir faydası yoktur.Beklediğiniz sürede risk artmaktadır.
Ameliyatsız Bel Fıtığı Tedavisi
Ameliyatsız bel fıtığı tedavilerinin temel amacı, sinir hasarını azaltmak ve koruma sağlayarak omurganın genel işlevselliğini artırmaktır. Bu anlamda doktorların önerebileceği potansiyel tedavi yöntemleri arasında; ultrasonik ısınma tedavisi, manuel terapi, fizik tedavi ve medikal masaj. Bu tedaviler fıtığın neden olduğu ağrı, kas spazmları ve iltihaplanmaları azaltabilir. Ayrıca, hastaların bir egzersiz programına başlaması teşvik edilir.